AİLE ŞİRKETLERİ KURUMSAL BİR YAPI İLE CANLI TUTULMALI
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği tarafından, Konya Sanayi Odası’nın (KSO) ev sahipliğinde düzenlenen ‘Aile Şirketlerinde Kurumsallaşma ve Kurumsal Yönetim Uygulamaları’ semineri gerçekleştirildi. Açılışta konuşan Konya Sanayi Odası Başkanı Mustafa Büyükeğen, üretimi destekleyen tüm mekanizmaların kurumsal bir yapı ile canlı tutulması gerektiğini söyledi.
Sanayicilerin ve iş yeri temsilcilerinin yoğun katılımı ile gerçekleştirilen seminerin açılışında konuşan Konya Sanayi Odası Başkanı Mustafa Büyükeğen, Konya’nın sanayicilik kimliğiyle ön plana çıkan bir şehir olduğunu, şehirdeki işletmelerin çoğunun aile şirketi olduğunu kaydetti. Şirketlerde şu anda 2. ve 3. neslin iş başında olduğuna dikkat çeken Büyükeğen, işletmelerin kurumsal bir yapı ile sürdürülebilir olmasının önemli olduğunu belirtti. Başkan Büyükeğen, “Aile şirketlerimizde sürdürülebilirliği sağlamak için, aynı zamanda kurumsallaşma ve aile anayasası gibi kavramların daha hakim olması gerektiği bir dönemin içerisindeyiz. Çünkü bu şirketler artık sadece aile bireylerinin değil, toplumun ve ülkenin milli değerleridir. Hepimiz bu sorumlulukla hareket etmek, kurumsal yönetim anlamında gereken tüm adımları atmak zorundayız. Yani bu keyfi bir mesele değildir, mecburiyettir. Dolayısıyla sürdürülebilir olamayan veya kapanan, sadece bir şirket değil, ülkemizin sermayesidir, ülkemizin değeridir. Bu yüzden üretimi destekleyen, sürdürülebilir kılan tüm mekanizmaların kurumsal bir yapı ile canlı tutulması gerekiyor” dedi.
Kurumsallaşma, şirketlerin tek başına başarabilecekleri bir yöntem değil
Daha sonra konuşan Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği Başkanı Dr. Tamer Saka da, şirketlerin başarılı olabilmesi için sistemlere dayalı yönetim felsefesini geliştirmesi gerektiğini söyledi. Şirketlerin kurumsallaşmasının ortalama şirket ömürlerinin aşmasını sağladığını belirten Saka, şunları söyledi: “Şirketlerimizin başarılı olabilmesi için mutlaka, sistemlere dayalı yönetim felsefesini geliştirmesi lazım. Bugün Türkiye kişi başı milli gelirde 10 bin – 12 bin dolar seviyesine sıkışmış bir ekonomiye sahip. Hepimiz bu rakamların kişi başı 20 bin dolarlara çıkmasını istiyoruz. Bunu yapabilmek için değişen ortamı doğru okumak lazım. Kurumsal yönetim tek başına bunun cevabı değil ama büyük destekçisi. Bizlerin yapabilecekleri var, yapamayacakları var. Bunu rekabetçi bir koşu olarak düşünün. Hep ileriye yönelik koşmak zorundasınız. Bizler bunun için varız. Sizlere bu desteği verebilmek için buradayız.”
Şirketleri gelecek kuşaklara devredebilmek kurumsal anlayışla mümkün
Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Sibel Kaya da, aile şirketlerinin ekonominin itici gücü olduğunu, Türkiye ekonomisini geliştirip büyüttüğünü söyledi. Kaya, şöyle devam etti: “Şirketlerimizin nerede ise yüzde 95’i aile şirketi. Söz konusu şirketlerimiz, müteşebbis ruhunu kaybetmeden üretimleriyle istihdamlarıyla, ihracatlarıyla ülkemiz ekonomisini ayakta tutuyor, büyütüyor, geliştiriyor. Bunu hiç olmadığı kadar hızlı bir dönüşümün yaşandığı, rekabetin çok sert olduğu bir dünyada yapıyorlar. Ancak, zorlu koşullarda büyüyen nice şirketimizi kaybediyoruz. Dolayısıyla böyle bir dünyada var olmak ve varlığını devam ettirmek, şirketleri kuşaktan kuşağa devredebilmek daha kurumsal bir anlayışla mümkün. Kurumsallaşma söylendiği kadar kolay değil elbette. Bu süreçleri yaşamış ve yaşamakta olan şirketlerimiz var. Bugün de bu seminerde bu konuları hep birlikte dinleyeceğiz.”
Açılış konuşmalarının ardından Aile Şirketlerinde Kurumsallaşma ve Kurumsal Yönetim Uygulamaları seminerine geçildi. Nasıl Bir Ekonomi Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar’ın moderatörlüğünü yaptığı seminerde, Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği Başkanı Dr. Tamer Saka, Garanti BBVA KOBİ Bankacılığı Pazarlama Direktörü Nurdan Tunay Günaylı, İstanbul Ekonomi Araştırma Yönetici Ortağı ve Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği Ekonomi Danışmanı Can Selçuki ve Yıldız Pul Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Acar şirketlerin kurumsal yönetimine ilişkin görüşlerini paylaştı.